Harper’s Bazaar Şubat – Deniz Sevgür Siourounis

İş dünyasına giriş sürecinizde karşılaştığınız en büyük zorluk ne oldu ve bu zorluğun üstesinden nasıl geldiniz?

İş dünyasına çok farklı ülkelerde girip kendimi ispat etmek, oranın bürokrasisine alışmak, vergi ve çalışma şartlarını öğrenmek, isim tanınırlığı yapmak, her seferinde sil baştan başlamak gibi oluyor. Ama ben bunu bir ‘challenge’ (meydan okuma) olarak kabul ediyorum. Her zaman ilk başlarda bir adım geride durup gözlemlemeyi, not almayı ve ondan sonra planlı ilerleyerek zorlukların üstesinden gelebildiğime inanıyorum.

İş hayatınızda aldığınız en büyük riski anlatır mısınız ve bu riskin sonuçları neler oldu?

İş hayatımda aldığım en büyük risk; 12 sene çalıştığım Vogue dergisindeki işimi bırakıp ticarete atılmamdı. Başarılı olacağıma inanıyordum, kafamda güzel bir ticari plan yapıp, bunu gerçekleştirdim. Ama konfor alanından çıkmak hiçbir zaman kolay olmuyor.

Vazgeçmeyi düşündüğünüz anlar oldu mu?

Dergicilik çok uzun saatler çalışmanızı gerektiren ve çok yorucu bir iş olsa da aynı zamanda bir bağımlılık gibi! Yorgun olduğunuz için bırakmayı düşündüğünüz anlar, sadece birkaç saniye sürüyor. İçinizdeki tutku, size işi bıraktırmıyor. Ama ticareti hiçbir zaman bırakmayı düşünmedim. Her zaman kendi patronunuz olduğunuz zaman işi büyütmek, yeni islere, ortaklıklara yelken açmakta sınırsızsınız.

Kariyerinizdeki en önemli dönüm noktası neydi?

Dergi hayatımın en büyük dönüm noktası, New York’taki Vogue dergisine ilk Türk olarak ise alınmaktı. Daha sonrada da bu işi, büyük bir risk alıp, Türkiye’de hiçbir ticari kanun ve Türkiye’deki iş hayatını bilmeden, Essie Kozmetik’i kurup, Essie’yi büyütüp, L’Oreal’e satmak oldu. Bu, benim için büyük bir dönem noktasıdır.

Genç bir girişimciye ne öneride bulunurdunuz?

Hayallerinizin hepsini, işin ucunda başarısızlık dahi olsa yapmalarını öneririm. Geriye bakıp ‘keşke’ dememeli kimse.

Farklı bir ülkeye taşınma kararı nasıl aldınız ve buradaki kariyer süreciniz nasıl gelişti?

Ben Amerika’da büyüdüğüm için, Türkiye’yi ve arkadaşlarımı özlediğim için Vogue’un Türkiye’de yayınlanmasını fırsat bilerek New York Vogue’dan Türkiye Vogue’a geçiş yaptım. İyi ki de yapmışım! Ben kendime çok güvenen bir insanım, kimseyi tanımadan bir anda yeni bir okula başlıyor gibi oluyorsunuz ama zamanla güzel arkadaşlıklar edindim ve sevdiğim işi Türkiye’de de yapma fırsatım oldu. 2017’de işe eşim Nikolas’la tanıştım ve Atina’ya yerleştim. Burada emlak piyasasının yavaş olduğu ve birçok fırsatın olduğunu gözlemledim ve iş olarak ilk başta birkaç daire alıp, Airbnb yaparak piyasaya girdim. Daha sonrasında işleri büyütüp emlak ofisi olmaya karar verdik. Hukuk ve emlak ofisimizi Kolonaki’de 77A Real Estate, Athens olarak açtık. Şu an dünyanın birçok yerinden yatırımcı müşterilerimiz mevcut. Hizmetlerimiz arasında satış, hukuk danışmanlığı, devamında iç dekorasyon ve Airbnb kiralama var.

8 yıl dergicilik yaptıktan sonra farklı bir iş koluna geçiş yaptınız. Değişim kararını nasıl verdiniz? Sektör değişikliği yapmak isteyen birine ne tavsiye verirdiniz?

İnsanların kendi içlerinde büyümeye ve daha bilgili olmak için öğrenmeye açık olmaları lazım. Herkesin buna şansı olmasa da; farklı sektörlere girmek, farklı işler yapmak insana iş hayatı hakkında daha kapsamlı olmasını öğretiyor. Dergicilikte en büyük nokta benim için Vogue ve Prodüksiyon Direktörlüğü idi. O noktada daha fazla büyüyemeyeceğim için değişim zamanı gelmişti. Artık kendi kendimin patronu olabileceğimi ve öğrendiklerimi öğretebileceğim bir noktaya geldiğimi hissetmiştim. Ticarete de atıldığımda tüm dizayn, grafik ve marketing bilgilerimi bir araya getirip Essie’yi Türkiye’de markalaştırabildim. Bu bilgilere sahip olmasaydım, bunu yapamazdım.

Anket:

İş dünyasında size ilham veren isim?

Benim ilhamım annem ve ablam. Annem, ben ve ablama sonsuz güvenen, inandığımız her şeyi bu hayatta yapmamız gerektiği öğreten kişidir. Başarımın çoğunu, onun bana kendime ne kadar güvenmem gerektiğini ve başarılı olduğumu göstermesiyle gerçekleşti. Ablam da bana, ben Türkiye’ye taşındığımda tüm Türkiye ticari kanunları ve bürokrasiyi bana öğreten kişidir.

Gününüzü tamamlayan vazgeçilmez aksesuar?

İnci. Beni hiçbir zaman inci kolye ve küpesiz göremezsiniz.

Önemli bir toplantı için en çok tercih ettiğiniz renk?

Ben siyah giymem. Krem ipek gömlek ve lacivert, önemli toplantılar için tercihimdir.

Gardırobunuzda vazgeçemediğiniz parça?

1. Crew ve Machka markalarına ait parçalar vazgeçilmezim. İki markaya da tamamen hastalık derecesinde bağlıyım,

Yaşadığınız şehirde favori mekânınız?

Atina’da favori yerim, Glyfada bölgesi.

Yanınızdan ayırmadığınız bir eşya?

Chanel’in Coco Mademoiselle parfümüm.

Çalışma alanınızı düzenlerken ilham aldığınız şey?

Müzik. Müzik, bana çok fazla motivasyon veriyor. Düşünmek gerekiyorsa klasik müzik, kreatif bir iş yapıyorsam güncel şarkılar.

Çalışma masanızda her zaman bulundurduğunuz özel bir eşya?

Ajandam ve kurşun kalemim.

Kurtarıcı parçanız? Favori marka?

Her zaman iyi bir blazer ceket günü kurtarabiliyor. J. Crew veya Ralph Lauren marka blazer ceketlerim kurtarıcılarım…

En sevdiğiniz tatil rotası?

Kimsenin bilmediği Yunan adalarında kaybolmak…

Çalışma alanlarınızdan bir kare?

Favori kahveniz?

Kurukahveci Mehmet Efendi. 30 yıldır her yere taşıyorum! Tatiller dahil olmak üzere, Arçelik kahve makinem benimle her yere geliyor.

KARİYER

Kariyerine ABD’de, Star Magazine’de Prodüksiyon Direktörü ve röportajcı olarak başladı ve sayısız ünlü ile röportaj yaptı. Ardından Vogue Dergisi’ne geçti ve orada da Prodüksiyon Direktörü olarak çalıştı. 2009’da Vogue Dergisi’nin Türkiye’de yayınlanması sürecinde görev alarak İstanbul’a taşındı. 2010 yılında Essie Kozmetik ve Makyajsaati.com sitesini kurdu. 2012’de Essie’yi L’Oreal Grubu’na sattı ve Essie için L’Oreal’de çalışmaya başladı. Eş zamanlı olarak Makyajsaati.com’u büyüttü, ürünleri Boyner’e, Trendyol’a, 500’den fazla kuaför ve spa salonuna satışını yaptı. 2017’de Atina’ya taşınarak, uluslararası yatırım hizmeti sunan emlak ofisi 77A Real Estate’i kurdu.